20 Haziran itibariyle arılıkta bir iki kare...
Rüzgar çok şiddetli. Yaklaşık üç haftadır böyle. Buna rağmen arılar boş durmuyor.
Sayın Muhteşem Abimde görmüştüm. Kuş gözü takılınca tel çıtaya batmıyor.
Tabir yerinde ise saz çal.
Mum takmada sistem değiştirdim. Çok rahat oluyor. Kısım kısım yapınca telin varlığı bile belli olmuyor. Kovan sayısı artınca muhakkak olması gerekli bir arıcı malzemesi.
Polen tuzaklarını kapatmıyorum. Buna rağmen iki veya üç günlük polen bu kadar oluyor.
İnşallah önümüzdeki haftadan itibaren polen toplamaya başlayacağım. Kısmette ne varsa...
Ana arı ızgaraları bana göre dar geliyordu. Maket bıçağıyla araları birazcık açtım. Erkek arılar çıkamıyor. İşçilere de kolaylık sağlamış oldum. Altı kovana bu şekilde ızgara verdim. Bal akımı başladı. Petekler kabarmaya bazıları da sırlanmaya başladı.
Çalışma esnasında çekebildiği bazı kareler.
Uçuş tahtalarından görüntüler.
Bazı kovanlarda böyle. İkinci ballığı Z sistemi ile dört kara kıvan çıtasına ayırdım.
Bunlara yavru atılmamış. Yani gömleksiz.
Ortadakinin anası dördüncü yılında. Kendini zar zor idare ediyor. İnşallah gelecek 44 numaralı anayı buna verip 2016 F1 analarını üretip en azında arılıktaki anları değişmem lazım.
Sağdaki hiç polen getirmiyor. Demek stoğu çok. Soldakilerde çok hızlı gelişiyor.
Kısmet...
Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan ramazan ayının
hayırlara vesile olmasını dilerim.
Selam, saygı ve muhabbetle...